Özel Deren Laboratuvarı

screenshot_6 Kromatografi Laboratuvarımızda; konjenital metabolizma hastalıkları LC-MS/MS ve GC-MS yöntemiyle yapılmaktadır. Bu hastalıklar protein, karbonhidrat ve yağ asitlerinin yapım veya yıkımında meydana gelen bozukluklar sonucu gelişen patolojik tablolardır; çoğunlukla otozomal resesif geçişlidir. Genellikle erken çocukluk yaşlarında gözükür ve ağır metabolik sorunlar oluşturabilirler. Organik asitler spot veya 24 saatlik donmuş idrar örneğinde oldukça sensitif ve spesifik olan GC/MS yöntemi ile çalışılmaktadır.

Herhangi bir metabolik hastalığı henüz belirtileri ortaya çıkmadan saptayabilen yöntemlere “metabolik tarama testleri” adı verilir. Bu testler ile hastalıklara herhangi bir belirti vermeden tanı koymak mümkündür ve böylelikle gerekli tedaviye başlanarak mortalite ve morbiditede önemli ölçüde azalmalar elde edilebilir.

Tüm dünyada neonatal tarama testi yapılması konusunda fenilketonüri ve konjenital hipotiroidi için uzlaşı vardır. Hemoglobinopatiler, Akçaağaç Şurubu Hastalığı (MSUD), biyotinidaz eksikliği, homosistinüri ve konjenital adrenal hiperplazi hastalıkları için tarama testi yapılması da önerilmektedir. Günümüzde konjenital hipotiroidi, biyotinidaz eksikliği ve fenilketonüri hastalıkları ulusal tarama programı kapsamında araştırılan hastalıklardır. Bu hastalıklara ülkemizde akraba evliliklerinin ve doğum sayısının yüksek olmasından dolayı daha sık rastlanmaktadır. Örneğin dünya genelinde 1/10000 sıklıkla görülen fenilketonüriye ülkemizde 1/4500 ve 1/60000 sıklıkta görülen biyotinidaz eksikliğine ülkemizde 1/11000 oranında görülmektedir. 

Yenidoğan topuk kan örnekleri:Tarama testleri için kan ideal olarak 3.–5. günlerde alınmalıdır. Fenilketonüri için yenidoğanın en az 24 saat beslenmesi gerekir. Topuktan alınan kan filtre kağıdı şeridi üzerine emdirilir ve labratuvara çalışılmak için ulaştırılır.
Laboratuvarımızda konjenital hipotiroidi, biyotinidaz eksikliği, yağ asidi oksidasyon bozuklukları, amino asit metabolizması bozuklukları yönünden de tarama yapılmaktadır. Tarama testleri kesin tanısal testler değildir. Bu nedenle tarama sonrası anormal bir sonuç elde edildiğinde mutlaka teyit için ileri testler yapılmalıdır.

 Konjenital Hipotiroidi (KH):

Dünya genelinde 1/3500 – 1/4000 doğumda gözükmekle birlikte ülkemizde insidansı daha fazladır. TSH ve T4 ölçümünün birlikte çalışılması en idealidir. Tarama 48 saat ile 4 gün arasında yapılmalıdır. Prematür bebeklerde 7. güne kadar beklenebilir. Konjenital hipotiroidisi olan çocuklar genelde spesifik olmayan belirtiler gösterir, bazen hiç belirti de vermeyebilir. Geciken tanı ve/veya tedavi edilmeyen vakalarda ileri düzeye varabilen mental retardasyon ortaya çıkar. Erken teşhis ve eksik olan hormon takviye edilmesiyle çocuğun metabolizması normalleşir ve sağlıklı büyüme sağlanır.

 Fenilketonüri:

Fenilketonüride geriye dönüşü olmayan hasarlarının önlenmesinde erken tanı ve tedavi önemlidir. Tanı ve tedavide geç kalınmış olgularda, doğumda normal olmalarına karşın ilerleyen zamanlarda mental ve motor gerilik başlar. Hastalarda mikrosefali, hipertoni, hiperrefleksi ve idrarda fenilasetik asit atılımına bağlı kötü koku (fare idrarı kokusu) karakteristiktir.

 Biyotinidaz Eksikliği:

Otozomal resesif geçişli bir hastalık olan biyotinidaz eksikliğinin dünyada en sık görüldüğü ülkelerden biri Türkiye’dir. Biyotinidaz eksikliği, metabolik asidoz, deri bulguları, işitme ve görme kaybı, konvülsiyon ve nörolojik belirtiler gibi klinik bulgularla karşımıza çıkar. Tanı ve tedavide gecikme nörolojik sekeller ve ölümle sonuçlanabilir. Bu eksikliğin tanısında öncelikle kromatografi yöntemi kullanılmaktadır. Kan alma zamanı, bebeğin beslenmesi, anne sütü alımı tarama testi sonuçlarını etkilemez. Fakat güneş ışığına maruz kalmış kan örneklerinde yalancı pozitiflik olabilir.

 Organik Asitler Tayini

Organik asitler, çeşitli metabolik yolaklarda ortaya çıkan fizyolojik ara ürünlerdir. Konjenital organik asit metabolizma bozukluklarının insidansı yaklaşık 3000 canlı doğumda 1’dir. Ülkemizde en sık görülen hastalık tipleri, metil malonik asidemi ve propiyonik asidemidir. Bu metabolik yolaklarda ilgili enzim eksikliklerinde bozukluk sonrasında oluşması gereken ürünlerin azalmasına ve bozukluk öncesinde ara ürünlerin (organik asitler) birikmesine neden olur ve idrarla atılır. Dolayısıyla idrar organik asit analizi, bu tür metabolitlerin saptanmasında çok kıymetli bilgiler verir.

Nedeni bilinmeyen ciddi ve dirençli metabolik asidoz, ciddi ketonüri varlığı, laktik asidemi saptananlar, konvülziyon, inme, psikomotor gelişim geriliği gibi ciddi nörolojik bulguların varlığı, amino asit metabolizma bozuklukları ve üre siklus enzim bozuklukları gibi durumlarda idrar organik asit analizinin yapılması önerilmektedir.

Kantitatif Amino Asitler Tayini

Metabolik hastalıklar; protein, karbonhidrat ve yağ asitlerinin sentezi ya da yıkımı ile ilgili bozukluklar sonucu gelişen patolojik tablolardır. Çoğu, otozomal resesif geçişli bu hastalıklar, akraba evliliğinin sık olduğu ülkemizde öncelikli olarak akla gelmelidir.

Kantitatif amino asit analizi, primer amino asit metabolizma bozukluklarının tanısı, izlemi ve diğer bazı metabolik hastalıklara (endokrin bozukluklar, karaciğer hastalıkları, kas hastalıkları, neoplastik hastalıklar, nörolojik bozukluklar, renal yetmezlik, beslenme bozuklukları) ikincil amino asit değişikliklerinin saptanması için kullanılan bir testtir. 

Yenidoğan tarama sonucu pozitifse, idrarda organik asitler, serumda amino asitler ve açil karnitinler düzeylerinin belirlenmesi ile doğrulama yapılır.

Amino asit metabolizma bozukluklarının bulguları; yenidoğan, infant, adölesan ve yetişkin yaşlarda ortaya çıkabilmesine karşın özellikle yenidoğan ve infant döneminde başlangıç gösterir.

Laboratuvarımızda LC-MS/GC-MS yöntemi ile yapılan serum, idrar, BOS amino asit analizlerinde; klasik standart amino asitlerin yanısıra etanolamin, taurin, beta-alanin, ornitin, sitrülin, sarkozin, karnozin, 1-metil histidin, 3-metil histidin, alfa-amino bütirik asit, alfa-amnio adipik asit, gama-amino bütirik asit, sistatyonin ve sistin gibi türev amino asitlerin düzeyleri kantitatif olarak belirlenmektedir. Bu testler fenilketonüri, akçaağaç şurubu hastalığı, tirozinemi tipleri, sitrulinemi, üre siklus bozuklukları ve nonketotik hiperglisinemi gibi hastalıkların teşhisine katkıda bulunmaktadır. 

 
3WTURK CMS v8.3.1